Kahvaltımızın ardından ilk olarak Kahire şehir merkezine geçiyor ve Tahrir Meydanının hemen yanında bulunan, dünyanın en ünlü ve barındırdığı eserler bakımından en zengin müzelerinden biri olan Kahire Müzesini ziyaret ederek Mısır’ın antik geçmişinde geziniyoruz. Sonrasında kendimizi Kahire’nin kalbi Han El Halili bölgesine bırakıyoruz. İstanbul’un kapalı çarşısına benzeyen Han El Halili Çarşısında, Mehmet Akif Ersoy’un Kahire günlerinde her gün gelip kahvesini içtiği El Fişavi’ye uğruyor, hediyelik eşya satan dükkânlarından alışveriş yapıyor, dar sokaklarında dolaşıyoruz. Unesco tarafından koruma altına alınan Al Muaz Caddesi ve üzerindeki Memlük eserleri, El-Ezher Camii ve Üniversitesi, Makam-ı Hüseyin bugün göreceğimiz yerler arasında. Akşamüstü Mısır’a boydan boya hayat veren Nil nehri üzerinde bir tekne turu yaptıktan sonra yemeğimizi alıyor ve otelimize geçiyoruz. 

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Mısır’daki ilk piramitler olarak bilinen ve basamak piramitleri olarak da adlandırılan Sakkara Piramitlerini görmeye gidiyoruz. Ardından Mısır’ın sembolü haline gelmiş olan, Giza bölgesinde bulunan ve antik dünyanın yedi harikasından ayakta kalan tek yapılar olan Keops, Kefren ve Mikerinos piramitlerine geliyor, Mısırın görkemli ve gizemli tarihine yeniden tanıklık ediyoruz. Aslan vücutlu insan yüzlü, ünlü Sfenks heykelini de gördükten sonra geçtiğimiz yıl açılmış olan ve mumyalarının büyük bir törenle taşındığı Mısır Medeniyetleri Müzesini geziyoruz. Akşam yemeğimiz otelimizde.

Bugün Kahire’nin farklı taraflarını ve yüzlerini göreceğiz. Her daim canlı her daim toprak kokan Kahire’de Kahvaltımızın ardından Sultan Hasan Camii, Ahmed Rıfai Camii, İbn Tulun Camii, Amr Bin As Camii, Selahaddin Eyyubi Kalesi, Mehmet Ali Pasa Camii, Ölüler Şehri olarak bilinen mezarkent, burada medfun bulunan İmam Şafi’nin kabri, sahabe kabirleri, Hristiyan Kahire’nin kiliseleri… Kahire’de görülecek, keşfedilecek yerler çok. Akşamüstü otelimize dönüyor ve yemeğimizi alıyoruz. Bu gece Kahire’deki son gecemiz.

Sabah erken saatte Kahire Havalimanına geçiyor ve saat 07:15’teki uçağımız ile güney Mısır’a veya diğer ismiyle yukarı Mısır’a, Luksor’a uçuyoruz. Luksor’a varışımızla birlikte ilk olarak Nil Nehrinin doğu yakasında bulunan Mısır’daki en büyük tapınak kompleksi olan Karnak Tapınağına gidiyoruz. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu tapınağın yapımı yüzlerce yıl sürmüş, her firavun üzerine bir şeyler eklemiş ve dünyanın en geniş antik yapısı ortaya çıkmıştır diyebiliriz. 134 adet devasa sütundan oluşan ana koridoru, metrelerce yükseklikteki heykelleri, dikilitaşları, sfenksleri, ibadet ve mezar alanları ile Karnak tapınağı hepinizi çok etkileyecek. Otelimize girip kısa bir istirahatten sonra Firavunlar döneminin en önemli şehirlerinden birisi olan Luksor’da göreceğimiz bir başka etkileyici yapı Luksor Tapınağı. Özellikle akşamları çok güzel ışıklandırılmıştır. Akşam yemeğimiz otelimizde.

Bugün dönüş günü. Ancak sabah Nil nehrinin batı yakasını keşfedeceğiz. Krallar Vadisi olarak adlandırılan bölgede pek çok firavunun dağların içinde doğru kazılmış mezarları bulunuyor. Kadın firavun Hatşepsut adına yapılan tapınağı da gördükten sonra Luksor Havalimanına geçiyor ve 15:15’teki uçağımız ile Kahire’ye uçuyoruz. İstanbul uçağımız saat 20:50'de. Türk Hava Yollarının TK 695 sefer sayılı uçağı ile İstanbul'a hareket ediyor ve saat 00:20'de İstanbul Havalimanında oluyoruz.